Cehenneme gidenlerle meşgul olan melek, cehennemlikleri cehenneme atmaya memur edilen melek, cehennem bekçisi.Çoğulu zebâniyyûndur.Bu manalardan ayrı olarak polis ve zabıta manalarına da gelmektedir.Cehennem bekçisi olan zebânîler, azap melekleri diye tavsif edilmiştir.Kurân-ı Kerîm diliyle zebânî, Cehennem koruyucusudur.Halk inançlarında zebânî karşılığında mâlik kelimesi de kullanılır. Kurân-ı Kerîmin altı ayrı sûresinde dokuz âyette zebânî kelimesine atıflar vardır. Kelime açık olarak ve zebâniyye şeklinde yalnız bir âyette geçmektedir.Zebânilerin sayısının 19 olduğu açıklanmış, onların melek olduğu özellikle belirtilmiştir.Kurân-ı Kerîmdeki zebânî kelimesinin atıf şeklinde geçtiği âyet meâllerinin ilgili cümleleri şöyledir * Biz o ateşin bekçiliklerine meleklerden başkasını memur etmedik * * Ey iman edenler, gerek kendilerinizi, gerek ailelerinizi öyle bir ateşten koruyun ki, onun yakacağı insanla taştır.O ateşin üzerinde iri gövdeli sert tabiatlı melekler vardır * * O küfredenler, ayrı ayrı bölükler halinde cehenneme sürüldü. Nihayet oraya geldikleri zaman onun kapıları açıldı.Cehennemin bekçileri onlara şöyle dedi..Zebânilere Tutun onu da denilir, sürükleyerek cehennemin tâ ortasına götürün * Bu meâller dikkatle incelendiğinde Müddessir, 31 ve Zümer, 44/71 âyetlerinde zebânilerin Cehennem bekçileri ve Melek oldukları,Tahrîm,6âyetinde ise cehennem görevlisi zebânîlerin Sert tabiatlı melekler olduğu açıklanmıştır.Duhan, 47 âyetinde zebânîlerin Cehennemlik kişileri iteleyerek cehenneme attıklarına atıf vardır. Zebânî kelimesi bir tek âyette, * Biz de zebânîleri çağırırız * açık olarak geçmektedir.Fahruddin Râzî Zebâniyyeyi, Onlar ehli meclis ve ehli meşveret olan azab melekleridir ki, şiddetle tutmak ve atmakla cehennemin işlerine memur olmuşlardır şeklinde açıklamıştır.İnsanları şiddetle cehenneme itmeğe muktedir oldukları için onlara zebânî denmiştir.